Kurtuluş Savaşı’nda Cephede Savaşan Teşkilatı Mahsus’a Mensup Askere Ait Günlük Bulundu

Gizemli Günlüğün Keşfi ve İçeriği
Geçtiğimiz günlerde, koleksiyoner ve tarih meraklısı Fuat Köksal, eski atık kağıtlar arasında önemli bir tarihi belgeye rastladı. Bu belge, Kurtuluş Savaşı sırasında cephede savaşmış ve Teşkilatı Mahsus’a (Teşkilat-ı Mahsusa) mensup bir askere ait olan günlüktü. Günlüğün, 1921 ve 1922 yıllarını kapsayan dönemlere ait olduğu tespit edildi. Bu değerli belge, Yüzbaşı Habib adlı bir topçuya ait olup, cephede yaşadıklarını, gözlemlerini ve önemli anlarını detaylı bir şekilde anlatıyor.
Günlüğün İçeriği ve Yazarı Hakkında Bilgi
Günlükte, Yüzbaşı Habib’in Osmanlıca kaleme aldığı satırlar yer alıyor. Koleksiyoner Fuat Köksal, bu nadide belgeyi satın aldıktan sonra yaptığı açıklamada, günlüğün önemli bir tarihi belge olduğunu vurguladı. Köksal, “Satın aldığım cep defteri şeklindeki belge, bir askere ait ve Kurtuluş Savaşı’nda cephede savaşmış bir subaya ait. Günlüğün sahibi Yüzbaşı Habib, Osmanlı eğitimine sahip, Fransız edebiyatına meraklı ve oldukça bilgili bir asker. 16 Mayıs 1921 tarihli notunda, “Harbiye Nezareti, Erkan-ı Harbiye-i Umumiyesinden Teşkilat-ı Mahsusa Komitesi Reisi Ekrem Beyden bu gece hareket edeceğimi tebellük ettim” ifadelerine yer veriyor. Ayrıca, 18 Mayıs 1921 tarihli notta ise, “Dersaadetten (İstanbul) firaren mücahede milliyeye iştirak etmek için anavatana koştum” şeklinde yazıyor.
Günlükteki Anlamlı Detaylar ve Yazarın Özellikleri
Yüzbaşı Habib’in, yüksek eğitim seviyesine sahip, Fransız edebiyatını yakından takip eden ve cephedeki zor şartlara rağmen disiplinli bir asker olduğunu günlüğün satırlarından anlıyoruz. Bu belgede, onun İstanbul’dan ayrılışı, Kurtuluş Savaşı’na katılımı ve cephedeki gözlemleri açıkça ortaya çıkıyor. Yaklaşık yüz yıl önce kaleme alınmış bu günlük, Türk tarihinin önemli bir kesitini yansıtıyor ve araştırmacılar için paha biçilmez bir kaynak teşkil ediyor.
Mustafa Kemal Atatürk ile Karşılaşma Anısı
Günlüğün en dikkat çekici bölümlerinden biri ise, Yüzbaşı Habib’in Mustafa Kemal Atatürk ile karşılaşma anısına dair detaylar. 11 Mart 1922 tarihli notunda, şu ifadeler yer alıyor: “Fırka tecemmu etti. Herkes Büyük Kumandan Mustafa Kemal Paşa Hazretlerini bekliyordu… Müşir üniformasını giymiş büyük ve kahraman kumandan nihayet önümden geçiyordu. Kalbimin en har ve samimi haliyle selamladım. Yemin ederim ki, kalbim şimdiye kadar böyle tatlı bir surette çarpmamıştı. Halaskar Kumandan-ı Azamın geçtiği esnadaki saadeti hiç unutmayacağım. Cenab-ı Hak tuttuğu yolu muzafferiyete eriştirsin, amin.” diyerek, o özel anı içtenlikle anlatıyor.
Günlüğün Akıbeti ve Yorumlar
Yüzbaşı Habib’in günlüğüne olan düzenli yazma alışkanlığı, zamanla azalmış ve sonlarına doğru neredeyse tamamen kesilmiştir. Günlüğü bulan koleksiyoner Fuat Köksal, bu durum üzerine derin düşüncelere daldı. Köksal, “Günlüğün yazıldığı sayfaların büyük bir kısmının boş bırakılması ve yazıların bıçak gibi kesilmesi, Yüzbaşı Habib’in akıbeti hakkında bizleri düşündürüyor. Bu durum, onun şehit olmuş olabileceği ihtimalini güçlendiriyor” diyerek, belgenin gizemli ve trajik yönlerine dikkat çekti.