Küresel Kızamık Salgını ve Artan Endişeler

Son zamanlarda dünya genelinde kızamık vakalarında kayda değer bir artış yaşanması, sağlık otoritelerini alarma geçirmiş durumda. Özellikle 2024 yılının ilk yarısında bildirilen vaka sayılarındaki dramatik yükseliş, uzmanları toplum bağışıklığını güçlendirmeye ve aşılama oranlarını artırmaya yönlendiren önemli bir uyarı niteliğinde. Bu artış, özellikle kalabalık ve düşük aşı oranlarına sahip bölgelerde hastalığın hızla yayılma tehlikesini gözler önüne seriyor.
Uzmanlar, bulaşıcılığın yüksek olması nedeniyle virüsün havada saatlerce asılı kalabildiğine ve enfekte kişilerle yakın temas kuran herkese kolayca bulaşabileceğine dikkat çekiyor. Özellikle bebekler, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireyler, hastalığın ciddi komplikasyonlarına karşı büyük risk altında bulunuyor. Dünya genelinde İtalya, Almanya, Belçika, Avusturya ve Fransa gibi ülkelerde geçen yıl yüzlerce vaka rapor edilmiştir. DSÖ Avrupa Ofisi’nde kızamık eliminasyonu çalışmalarını yürüten Dr. Dragan Jankovic, “2024, Avrupa’da 1990’lardan bu yana görülen en ciddi kızamık yılı olacak. Bu nedenle, ülkelerin acilen harekete geçerek aşısını olmamış bireyleri aşılaması gerekiyor.” diyerek uyarıda bulundu.
ABD’de de kızamık vakalarındaki hızlı artış, salgının ciddiyetini ortaya koyuyor. Centers for Disease Control and Prevention (CDC) yetkilileri, kızamık maruziyetinde her 1000 kişiden birinin hayatını kaybedebileceğine işaret ederek, aşının hayati önemi konusunda halkı bilinçlendirmeye devam ediyor. Bu artışlar, küresel sağlık sistemlerinin dikkatini çekmiş durumda ve aşının korunmadaki vazgeçilmez rolü bir kez daha vurgulanıyor.
Aşıların Önemi ve Bulaşma Riskleri
Kızamık, kabakulak ve kızamıkçık gibi hastalıklara karşı en etkili koruma yöntemi olan MMR aşısının iki dozunun tamamlanması, hastalıklara karşı %99’a varan yüksek koruma sağlar. Aşı olmayan kişilerin, kalabalık ve hijyen koşullarının düşük olduğu ortamlarda, enfekte bir kişiyle karşılaştıklarında virüsü kolayca yayabildikleri bilinmektedir. Bu durumda, tek bir enfekte birey, 10 kişiden 9’una virüsü bulaştırma potansiyeline sahiptir.
“VİRÜSÜ HİÇBİR ŞEKİLDE küçümsemeyin” diyen Prof. Stephen Griffin, kızamığın yüksek bulaşıcılığı nedeniyle toplumda %92-95 arasında aşılanma oranına ulaşılması gerektiğine dikkat çekiyor. Ancak, mevcut oranların bu seviyelerin oldukça altında kaldığını belirten Griffin, ekliyor: “Virüsü hafife almak, ciddi sonuçlara yol açabilir. Semptomlar başlangıçta soğuk algınlığı veya grip benzeri görünse de, pnömoni, ensefalit gibi hayatı tehdit eden komplikasyonlara ve ölümcül sonuçlara neden olabilir.”
Sağlık uzmanları, aşının önemi ve bilinçlendirme çalışmalarının hızlandırılması ile hastalığın kontrol altına alınabileceğine inanıyor. Toplumların, özellikle de risk altında olanların aşılarını zamanında yaptırması hayati önem taşıyor.