Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Amino Asitler: Arjinin ve Glutatyonun Önemi

Bağışıklık Sistemini Güçlendiren Amino Asitler
Uzmanlara göre, vücut direnci azaldığında hastalıklara karşı savunmasız kalmak kaçınılmazdır. Bu nedenle, güçlü bir bağışıklık sistemi sağlıklı bir yaşamın temel taşlarından biridir. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, bağışıklığı güçlü tutmanın en etkili yollarından birinin dengeli beslenme olduğunu vurguluyor. Özellikle bağışıklık sistemi için kritik öneme sahip iki amino asit olan arjinin ve glutatyonun faydalarını ve doğal kaynaklarını açıklıyor.
Amino Asitlerin Önemi
Hümoral (salgısal) bağışıklık sisteminin en önemli bileşenlerinden biri antikorlardır ve bu antikorlar amino asitlerden oluşur. Bağışıklık cevabı sırasında hücrelerin hızla bölünmesi ve çoğalması gerekmektedir. Bu metabolik süreçler için yeterli miktarda glikoz, amino asit, yağ asitleri, vitaminler, mineraller ve fitobesinler gereklidir. Vücutta yapılamayan ve besinlerle alınması gereken esansiyel amino asitlerin yetersizliği, bağışıklık sisteminin hümoral işlevini olumsuz etkileyebilir. Özellikle arjinin ve glutatyon gibi bazı amino asitler, bağışıklık sisteminin etkin bir şekilde çalışabilmesi için kritik öneme sahiptir.
Süper Aminoasit Arjinin
Arjinin, bağışıklık sistemini desteklemenin yanı sıra hipofiz bezinde büyüme hormonu salgılanmasını da teşvik eden bir amino asittir. Arjinin, nitrik oksit (NO) üretimini artırarak kan dolaşımını iyileştirir ve bağışıklık hücrelerinin enfeksiyonlara karşı daha etkili bir şekilde savaşmasına yardımcı olur. Ayrıca T hücreleri ve doğal öldürücü hücre sayısını artırarak bağışıklık sistemini güçlendirir. Doğal bir büyüme hormonu salgılatıcısı olmasının yanı sıra cinsel gücü ve sperm sayısını da artırır. Bu nedenlerle arjinin, ‘süper aminoasit’ olarak nitelendirilmektedir.
30’lu Yaşlardan Sonra Herkes İçin Gereklidir
Büyüme hormonunun salgılanmasının azaldığı ve bağışıklık sisteminin zayıflamaya başladığı 30’lu yaşlardan itibaren arjinin, herkes için gereklidir. Kırmızı et, balık, süt ürünleri, fındık, ceviz, badem, tam tahıllar, kabak çekirdeği ve susam, kaliteli arjinin kaynaklarıdır. Bu bileşenin doğal yollarla alınması önerilmektedir. Arjinin takviyeleri, kesinlikle doktora danışılmadan kullanılmamalıdır; özellikle hipertansiyon ve kalp hastalığı nedeniyle nitrat grubu ilaç kullananlar için bu durum hayati önem taşır.
Glutatyon Düzeyinizi Artırın
Glutatyon, vücutta doğal olarak üretilen ve üç amino asitten (sistein, glisin ve glutamat) oluşan güçlü bir antioksidandır. Vücuttaki her hücrede bulunan bu bileşik, güçlü antioksidan etkisi sayesinde hücreleri serbest radikallerin ve oksidatif stresin zararlarından korur. Bu sayede bağışıklık sisteminin daha etkin çalışmasını sağlar. Bağışıklık sisteminin zayıf olduğu bireylerde glutatyon seviyeleri genellikle düşüktür. Yüksek glutatyon değerleri, uzun ömür ve düşük kanser riski ile ilişkilendirilir. Düşük glutatyon seviyeleri, vücutta homosistein adı verilen bir amino asidin miktarını artırır ki bu da kalp damar hastalıkları ve kanser riskini artıran önemli bir faktördür. AIDS ve sıtma gibi kronik enfeksiyon hastalıklarında da düşük glutatyon değerleri gözlemlenmektedir.
Glutatyon, antioksidan özellikteki üç amino asitten oluşmasının yanı sıra, glutatyon peroksidaz ve glutatyon transferaz gibi enzimlerin de önemli yapı taşıdır. Ayrıca, C vitaminini koruyan ve dönüştüren bir antioksidan bileşiktir. Özellikle mavi-mor bitkilerde bulunan antosiyanidin adı verilen fitobesinlerle birleştiğinde daha da etkin hale gelir. Vücuda yapılan herhangi bir virütik veya kimyasal saldırı, glutatyon ihtiyacını artırır.
1- Glutamin
Glutamin, vücudun en önemli antioksidan bileşiği olan ve her hücrede bulunan glutatyonun üç amino asidinden biridir. Glutamin eksikliği, glutatyon seviyelerinin düşmesine yol açar. Ayrıca, arjinin gibi büyüme hormonu salgılanmasına da yardımcı olur. Alınan glutaminin büyük bir kısmı bağırsak epitel hücreleri tarafından kullanılırken, kalan kısmı glutatyon üretiminde kullanılır. Glutamin, hindi eti, balık, yumurta gibi hayvansal gıdaların yanı sıra baklagiller, turpgiller, ıspanak, domates ve pancar gibi bitkisel gıdalarda da bol miktarda bulunur.
2- Sistein
Sistein, glutatyondaki üç amino asitten biridir ve sigara ile alkolün neden olduğu serbest radikallere karşı savaşan bir amino asittir. Bu nedenle bağışıklık sistemi için vazgeçilmezdir. Sistein, en çok soğan, sarımsak gibi turpgiller familyasındaki gıdalarda bulunur. Ayrıca kırmızı et, yumurta, tohumlar, kuruyemiş, lahana, brokoli, karnabahar ve peynir altı suyu gibi besinler de sistein yönünden zengindir.
3- Glisin
Glisin, glutatyon içindeki üçüncü amino asittir ve bağışıklığı güçlendirmeye, kas büyümesine, hücre yenilenmesine, kolajen üretimine, karaciğer sağlığını korumaya ve bellek performansını artırmaya yardımcı olur. Glisin, kırmızı et, tavuk, balık, süt ürünleri, kabak çekirdeği, ayçiçeği tohumu ve badem gibi kuruyemişler ile mercimek, nohut, fasulye ve bezelye gibi baklagillerde bulunur. Bu besinlerin düzenli olarak tüketilmesi, doğal yollarla glutatyon seviyesinin korunmasına destek olur.