Tatlılara Düşkünlüğümüzün Bilimsel Sebepleri

Bilim insanları, tatlılara olan düşkünlüğümüzün ardında yatan gerçek nedenleri araştırmak amacıyla ilginç bir deney gerçekleştirdi. Bu deneyde, bir grup fare bir gün boyunca aç bırakıldı ve ardından 90 dakika süreyle standart besinlerle beslendi. Deneyin devamında, farelere 30 dakika boyunca ya tatlı bir yiyecek ya da standart bir yiyecek sunuldu.
Sonuçlar oldukça dikkat çekiciydi; fareler tatlı yiyeceği tercih etti ve şekerli yiyecek tüketiminde, standart yiyeceğe kıyasla altı kat daha fazla kalori alımı gerçekleştirdi. Araştırmacıların açıklamalarına göre, bu durum, yüksek şeker içeriğine sahip yiyeceklerin beyinde bulunan pro-opiomelanocortin (POMC) nöronlarını aktive etmesinden kaynaklanıyordu. Standart yiyecekleri tükettiklerinde, farelerin beyinleri tok olduklarını bildiriyor, ancak tatlı yiyecekler tükettiklerinde beynin ödül merkezi devreye giriyor ve onlara daha fazla yemeleri gerektiğini iletiyordu.
Araştırmacılardan Henning Fenselau, bu durumu şu şekilde ifade etti: “Evrimsel olarak, şeker doğada nadir bulunur ancak hızlı enerji sağlar. Beyin, şeker bulunduğunda, daha fazla alım için programlanmıştır.”
Şekerin vücutta hızlı enerji sağlama özelliği, beynin bunu ödül olarak algılamasına neden oluyor. Bu süreç, beynimizin her tatlıda daha fazla istememizi sağlayan opioid ve dopamin gibi nörotransmitterleri salgılamasına yol açıyor. Bu araştırma fareler üzerinde gerçekleştirilmiş olsa da, önceki çalışmalar insan beyninin de benzer bir şekilde şekerin bağımlılık yapıcı etkilerine maruz kaldığını ortaya koyuyor.
Ayrıca, araştırmalar, şekerin zamanla madde bağımlılığına benzer davranışsal ve kimyasal değişikliklere yol açabileceğini göstermektedir. Bu durum, tatlılara olan düşkünlüğümüzün yalnızca bir zevk değil, aynı zamanda biyolojik bir tepki olduğunu düşündürmektedir.