Sağlık Bakanlığı’ndan Bitki Çayları İçin Yeni Düzenleme Hazırlıkları

Sağlık Bakanlığı, bitki çaylarının güvenliğini sağlamak amacıyla yeni bir düzenleme üzerinde yoğun çalışmalar yürütüyor. Bu kapsamda, denetimsiz ve kontrolsüz satışların önüne geçmek adına bitki çaylarının yalnızca resmi ve sağlık açısından denetlenmiş ortamlar olan eczanelerde satılması planlanıyor.
Türkiye Gazetesi’nin haberine göre; Sağlık Bakanlığı, geleneksel bitkisel tıbbi ürünler kategorisinde yer alan bitki çaylarının ruhsatlandırılmasını zorunlu hale getirmeyi amaçlıyor. Bu düzenleme kapsamında, piyasada izinsiz olarak satılan ve etikette belirtildiği gibi doğal görünümlü olmasına rağmen aslında kimyasal maddeler içeren ürünlerin halk sağlığına olan tehditleri minimize edilmeye çalışılacak.

Yeni düzenlemeyle birlikte, bitki çaylarının sadece resmi onay almış ve ruhsatlandırılmış üreticiler tarafından üretilip eczanelerde satılması sağlanacak. Bu adım, özellikle denetimsiz üretim ve satış sonucu piyasaya sürülen, içeriklerinde kontrolsüz kimyasal maddeler barındıran ürünlerin yol açtığı sağlık risklerini azaltmayı hedefliyor.
Sağlık Kurumu Yetkililerinden Uyarı
Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) Başkanı Prof. Dr. Ahmet Ayar, konuya ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı: “Bu ürünlerin izinsiz ve denetimsiz şekilde piyasaya sürülmesi, halk sağlığı açısından ciddi tehlikeler barındırıyor. Ürünlerin içeriğinde yaklaşık iki bin civarında aktif kimyasal madde bulunuyor ve bunların büyük kısmı sinir sistemi bozuklukları, damar hastalıkları ve genetik zararlara yol açabiliyor. Ayrıca, karaciğer ve diğer organlar üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor. Bu nedenle, sadece onaylı ve ruhsatlandırılmış bitki çaylarının tüketilmesi büyük önem taşıyor.”

Ruhsatlandırma ve Standartlar
Sağlık Bakanlığı ve TİTCK, bitki çaylarının kalite ve güvenliğini artırmak amacıyla 190 farklı tıbbi bitki monografı hazırladı. Bunlar arasında kantaron, kişniş, zerdeçal, safran, karanfil ve rezene gibi yaygın kullanılan bitkiler bulunuyor. Prof. Dr. Ayar, bu çalışmaların amacını şu sözlerle özetliyor: “Geleneksel bitkisel tıbbi ürünler kapsamında ruhsatlandırılan çayların üretim kalitesini yükseltmek, standardizasyonu sağlamak ve araştırma-geliştirme faaliyetlerini teşvik etmek istiyoruz. Ayrıca, üreticilere yönelik somut öneriler geliştirilerek, sektörün gelişimine katkı sağlanması hedefleniyor.”
Sağlık Riski Oluşturan Örnekler ve Sonuçlar
Son zamanlarda, halk sağlığı açısından ciddi endişe uyandıran olaylardan biri ise Aksaray’da meydana geldi. 24 yaşındaki bir kadın, aşırı bitki çayı tüketiminin ardından karaciğer yetmezliği nedeniyle komaya girdi. Günlük tüketim miktarı 4 fincana kadar çıkan genç kadın, aynı zamanda ağrı kesici kullanıyordu ve bu durum kendisinde ellerde kırmızı benekler, eklem ağrıları ve bilinç bulanıklığı gibi belirtiler ortaya çıkardı.
İlk müdahale Aksaray’da gerçekleştirildi ve durumu ağırlaşınca, uzmanlar tarafından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Merkezi’ne sevk edildi. Burada yapılan kapsamlı değerlendirmede, karaciğer enzimlerinin normal seviyelerde olmasına rağmen, sarılık seviyelerinin ciddi derecede arttığı tespit edildi. Sonuç olarak, genç kadın başarılı bir karaciğer nakli ile hayata tutundu ve sağlık durumu yakından izleniyor.











