Moda

Gucci ve Pomellato İş Birliğiyle Yüksek Mücevheratın Yeni Yüzü: Monili Koleksiyonu

İlk Kez Bir Arada: Gucci ve Pomellato

İtalyan lüks markaları Gucci ve Pomellato, yüksek mücevher dünyasında yeni bir dönemi başlatmak üzere ilk kez güçlerini birleştiriyor. Monili adını taşıyan bu özel koleksiyon, her iki markanın da el işçiliğine, özgün tasarım anlayışına ve zamansız şıklık tutkusuna yaptığı vurgunun en güzel örneği olarak ortaya çıkıyor.

Defilede İlk İzlenim: Floransa’da Parlayan Detaylar

İşbirliğinin ilk ipuçları, bu yıl Mayıs ayında Floransa’da düzenlenen Gucci Cruise 2026 defilesinde gözler önüne serildi. Podyumda sergilenen iki farklı görünüm, koleksiyonun ruhunu yansıtan detaylar içeriyordu: biri, siyah deri bir el çantasına özenle iliştirilmiş, beyaz altın ve pırlanta ile bezenmiş Pomellato bilezik; diğeri ise, beyaz altın ve siyah derinin zarif uyumu üzerine, yeşil turmalin taşlarla süslenmiş ve pırlantalarla tamamlanmış göz alıcı bir kolye.

Birlikte Yaratılan Sanat: Yüksek Mücevheratın Yeni Tanımı

Bu özel işbirliği, Kering çatısı altında faaliyet gösteren iki ikonik marka için ilk yüksek mücevherat koleksiyonunu temsil ediyor. Ortaya çıkan eserler, yalnızca görsel açıdan değil, kavramsal olarak da güç ve anlam taşıyor. Pomellato’nun 1984 yılında tasarladığı arşivinden ilham alan Monili koleksiyonu, heykelsi formları ve yumuşatılmış hatlarıyla dikkat çekiyor. Malzeme, form ve anlam arasında kurulan dengeli ve uyumlu ilişki, koleksiyonun temel felsefesini oluşturarak “sessiz sofistikasyon” anlayışını ortaya koyuyor.

İtalyan Tasarım Geleneğine Saygı ve Modernite

Gucci’nin gösterişli ve cesur dünyasıyla Pomellato’nun zarif, ışıltılı estetiği bu koleksiyonda mükemmel bir uyum yakalıyor. Bu birleşim, sadece estetik açıdan değil, aynı zamanda İtalyan tasarım geleneğine duyulan saygının da bir göstergesi oluyor. Monili koleksiyonu, ortak bir estetik dili paylaşan bu iki markanın, yüksek mücevheratta yeni ve özgün bir anlatı yaratmasını sağlıyor.

Koleksiyonun Yaratıcı Gücü ve Fotoğrafçılığı

Koleksiyonun yaratıcı yönü, deneyimli ve vizyoner isimlerden Riccardo Zanola’ya emanet edilirken, koleksiyonun görsel anlatımı ise usta fotoğrafçı Philippe Lacombe’un çekimleriyle hayat buluyor. Bu ikili, koleksiyonun hem sanatsal hem de tasarım anlamında derinliğini ve özgünlüğünü ortaya koyuyor.

Kaynak ve Referans

Detaylar ve güncel gelişmeler için Elle dergisinin resmi web sitesini ziyaret edebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir