Melek Genç’in Nöral Terapi ile Yeniden Doğuşu

Yıllarca migren ve vertigo ataklarıyla boğuşan 52 yaşındaki Melek Genç, nöral terapi sayesinde sağlığına kavuşarak hayatında yeni bir sayfa açtı. “Bu yıl ilk kez atak yaşamadım, sabahları enerjik uyanıyorum. Hayatım yeniden başladı.” diyen Genç, tedavi sürecini Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Sena Tolu ile paylaştı.
İstanbul’da yaşayan Melek Genç, yaklaşık on yıl önce yorgunluk, kas ve eklem ağrıları gibi belirtilerle karşılaşmaya başladı. Zamanla migren atakları yaşamaya başlayan Genç, yıllar boyunca mide bulantısı ve baş dönmesi gibi sorunlar da yaşadı. En son vestibüler migren tanısı konulan Genç, kulak burun boğaz ve nöroloji gibi birçok alanda farklı tedaviler denemesine rağmen sorunlarına bir çare bulamadı. Ancak, Doç. Dr. Sena Tolu ile tanıştıktan sonra nöral terapi uygulamasını denemeye karar verdi. Uygulanan bütüncül tedavi yöntemi sayesinde, Melek Hanım bir yıldır hiçbir atak yaşamıyor ve sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor.
Fibromiyalji: Çağımızın En Yaygın Kronik Hastalıklarından Biri
Melek Genç’in tedavisini üstlenen Doç. Dr. Sena Tolu, fibromiyaljinin günümüzde en yaygın kronik hastalıklardan biri olduğunu belirtti. “Bu hastalık, beynin ağrı duyusunu algılamasında oluşan anormalliklerle ortaya çıkar. Yaygın kas ve eklem ağrıları, aşırı yorgunluk, uyku problemleri, baş ağrısı ve konsantrasyon güçlüğü ile seyreder. Zamanla, hastanın yaşam kalitesi büyük ölçüde düşer. Melek Hanım bize geldiğinde çaresiz ve mutsuzdu. Denemediği tedavi kalmamıştı. Ağrıları, zamanla vertigo ve migrene yol açtı, bu da hayatını olumsuz etkiledi. Bazen sabaha kadar acilde kaldığını anlattı.” şeklinde konuştu.
Nöral Terapi ile Hayat Kalitesi Artıyor
Nöral terapinin faydalarını vurgulayan Doç. Dr. Tolu, “İkinci seanstan itibaren tüm belirtilerinde belirgin bir azalma gördük. Uyku problemleri, şiddetli baş ve sırt ağrıları, yorgunluk gibi şikayetler geriledi. Başta sık uyguladığımız bu yöntemi şu anda aylık seanslarla sürdürüyoruz. Hasta, daha önce ağrıları nedeniyle yurt dışı planlarını ertelemek zorundaydı. Artık bu planlarını rahatlıkla yapabiliyor.” diyerek süreci değerlendirdi.
Fibromiyalji: Çaresizlik Değil, Doğru Yaklaşım Önemli
Fibromiyaljinin umutsuzlukla değil, doğru yaklaşımla ele alınması gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Tolu, “Bu hastalık çaresiz değil. Tedavinin kişiye özel planlanması çok önemlidir. İyi bir fizik muayene, ayrıntılı hasta öyküsü ve geçmiş tedavilerin değerlendirilmesi bu süreçte kritik öneme sahiptir. Nöral terapi ve benzeri alternatif yöntemleri doğru kişilere, doğru şekilde uyguladığımızda çok olumlu sonuçlar alabiliyoruz.” şeklinde konuştu.
Yıllarca Ataklarla Yaşadı, Hayattan Koptu
Melek Genç, yaşadığı zorlu süreci şöyle anlattı: “Fibromiyalji tanısından sonra hastalığı çok net bilmediğim için sadece ağrılarım vardı. Daha sonra bu durum migren ataklarına dönüştü. Baş dönmesi, mide bulantısı ve aşırı istifra nedeniyle hayatımla ilişiğim kesildi. Sadece temel ihtiyaçlarımı karşılayabiliyordum. Vertigo tanısıyla başlayan süreçte yaklaşık yedi yıl boyunca farklı tedaviler gördüm; kulak burun boğazdan nörolojiye kadar birçok branşa başvurdum. Ancak hiçbir sonuç alamadım.”
Hayatım Yeniden Başladı
Doğru tedaviyle hayat kalitesinin yükseldiğini dile getiren Genç, “Ekim’den Mayıs’a kadar günlük hayatımı sürdüremeyen biriydim. Son olarak Sena Hanım’la tanıştım. Bana fibromiyalji hastalarında otonom sinir sistemi bozukluğu olduğunu ve nöral terapiyle bunun dengelenebileceğini söyledi. İlk seanslardan itibaren ataklarım azalmaya başladı. Bu sene hiçbir bulantı, kusma, baş ağrısı ya da baş dönmesi yaşamadım. Sabahları daha enerjik kalkıyorum. Hayat benim için yeniden başladı.” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Yasemin