Kalp Krizleri ve Erken Müdahalenin Önemi
Kalp Krizleri Yeniden Gündemde
Ünlü sanatçı Volkan Konak’ın sahnede kalp krizi geçirerek hayatını kaybetmesi, kalp krizlerini yeniden gündeme taşıdı. Her yıl Türkiye’de yaklaşık 300 bin kişi kalp krizi geçiriyor ve bu vakaların ne yazık ki yaklaşık %66’sı ölümle sonuçlanıyor. Kalp krizi kaynaklı ölümlerde Türkiye, Avrupa Birliği ülkeleriyle kıyaslandığında maalesef birinci sırada yer alıyor. Bu durum, kalp krizi anında doğru müdahaleyi bilmenin önemini daha da artırıyor.
Kalp Krizinde İlk İki Saatin Önemi
Kalp krizinde, “altın saatler” olarak adlandırılan ilk iki saat içinde yapılan müdahaleler, hastanın hayatta kalma şansını önemli ölçüde artırıyor. Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Aytek Şimşek, bu konuda şu bilgileri veriyor: “Erken müdahale sayesinde damar tıkanıklığı açılabilir ve kalp kasına giden kan akışı tekrar sağlanabilir. İlk saatlerde yapılan tedavi, kalp kası hasarını en aza indirerek hastanın ölüm riskini azaltır ve takip eden yıllarda yaşam kalitesini korumasına yardımcı olabilir.” Ayrıca, sağlıklı ve dengeli beslenmenin, düzenli egzersiz yapmanın ve sigaradan uzak durmanın kalp krizi riskini önemli ölçüde azalttığını da vurguladı.
Kalp Krizinin Belirtileri
Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Baltalı, son yıllarda genç bireylerde, yani 45 yaş altı kadınlar ve erkeklerde kalp krizi oranının artış gösterdiğini hatırlatarak, “Genetik, ailesel ve polijenik faktörler, sigara içmek, yüksek kolesterol gibi kalp krizine neden olan risk faktörleri mevcuttur. Özellikle sigara içme oranı arttığı için gençlerde kalp krizi oranı daha yüksek görülüyor.” dedi. Kalp krizinin her yaşta tehlikeli olduğunun altını çizen Baltalı, önleyici tedbirlerin alınması gerektiğini vurguladı.
Kalp krizinin çok çeşitli belirtilerle ortaya çıkabileceğini belirten Prof. Dr. Mehmet Baltalı, “Birincisi, bazı durumlarda hiçbir belirti vermeyebilir. İkincisi ve en sık görülen belirti ise göğüs ağrısı veya sol kol ağrısıdır.” şeklinde ifade etti. Kardiyolog Prof. Dr. Özlem Esen de kalp krizi belirtilerine dikkat çekerek, “Kalbimizin dur dediği yönler arasında halsizlik, olağandışı bir güçsüzlük, takatsizlik, kalp atışlarında düzensizlik, baş dönmesi, kas ağrıları ve kramplar bulunmaktadır. Bu belirtiler, vücudumuzun dikkat etmemiz gereken ufak mesajlarıdır. Bedenimizi doğru okumamız son derece önemlidir. Kalp krizinin bazı ufak belirtileri olabilir; illa ki büyük veya hayatımızda hiç görmediğimiz şiddette ağrılar olması gerekmiyor. Rahatsız edici ufak sızılar, sırta vuran yanmalar, göğüs bölgesinde özellikle midede ekşime gibi haller bile kalp krizine işaret edebilir. ‘Hiçbir şey olmaz’ demeyip bir hekime mutlaka başvurmak gerekiyor. Artık kalp krizinin teşhisi son derece kolay bir hale geldi. Teknolojik olarak da kolay tedavi edilen bir hastalık; ancak gecikme, hayati sonuçlar doğurabilir.” şeklinde konuştu.
