Kopenhag Moda Haftası Başladı!

Her yıl giderek artan bir ilgi ve heyecanla beklenen Kopenhag Moda Haftası, 4-8 Ağustos tarihleri arasında düzenleniyor ve toplamda 44 markanın koleksiyonlarına ev sahipliği yapacak. Bu etkinlik, sadece yeni sezon koleksiyonlarını görmekle kalmayıp, sokak stilinin en yaratıcı ve cesur örneklerini de yakından izleme fırsatı sunuyor. Özellikle İskandinav tasarımcıların öne çıktığı bu dönemde, markalar ve tasarımcılar, minimalizm ile yenilikçiliği harmanlayan özgün koleksiyonlar ortaya koyuyor. Bu sezon, Paris’te defile yapan birçok tasarımcı gibi Cecilie Bahnsen de kendi 10. yılını kutlamak adına Kopenhag’a geri dönüyor. Üstelik, moda haftasının ilk defa özel bir misafir tasarımcı olarak seçilen Bahnsen, etkinlikte kendi imzasını taşıyan özgün ve ilgi çekici tasarımlarıyla dikkatleri üzerine çekiyor.
Geçen yıl Seoul’da açtıkları pop-up mağazadan ilham alan Alana Hadid’in kurduğu OpéraSport markasının İlkbahar/Yaz 2026 koleksiyonunun şovu, moda dünyasında oldukça ilgi çekici bir yenilik olarak öne çıkıyor. Kurucular Awa Malina Stelter ve Stephanie Gundelach, koleksiyonlarını Seoul’un sakin atmosferinden ve kültürel dokusundan ilham alarak tasarlamışlar. Bu özel sunum, Kopenhag’ın güzide mekânlarından biri olan Frederiksberg Badene yüzme havuzunda gerçekleşti ve alışılmışın dışına çıkarak, katılımcılara farklı bir deneyim sundu.

Havuzun sakin su görünümüne sahip ortamında, koleksiyonun ana renkleri olan pastel yeşil ve mavi tonlar, Seoul’un kent silüetlerinden esinlenen adaçayı ve tereyağı sarısı renkleriyle harmanlanmış. Yeni hibiskus çiçeği deseni, Kore’nin ulusal çiçeğinden ilham alınmış olup, tasarımlarda sürdürülebilirlik ön planda tutulmuş. Bodysuit’ler, midi elbiseler, 3 boyutlu dantel detaylar ve çiçek işlemeli aksesuarlar, çevre dostu kumaşlar kullanılarak hayata geçirilmiş. Bu koleksiyon, geleneksel unsurları çağdaş tasarımlarla bir araya getirerek, hem görsel hem de duygusal anlamda zenginleştirici bir deneyim sunuyor.
Kopenhag Moda Haftası’nın sokak stilinde ise her zaman olduğu gibi bu sezon da kontrastların ve yaratıcılığın ön plana çıktığını görüyoruz. İşlevsellik ve romantizmin bir arada harmanlandığı kombinler, şehri adeta bir defile alanına dönüştürüyor. Hafif kargo pantolonlar ve şeffaf atletler, yazlık elbiseler ve paraşüt pantolonlarıyla uyum içinde kullanılıyor. Ayrıca, erkeksi gardıroplardan ödünç alınan yelekler, kravatlar ve loafer’lar, feminen detaylar olan puantiye, dantel, fiyonk ve leopar desenleriyle canlandırılıyor.

Sokaklarda gördüğümüz parmak arası terlikler, renk blokları ve kontrast desenler ise Kopenhag’ın kendine özgü moda dilini yansıtıyor. Şehrin kendine has atmosferi, bisikletle ulaşımın yaygın olması ve tasarım ile gastronomi alanındaki zenginliği, moda haftalarının renkli ve enerjik ortamını oluşturuyor. Bu şehir, soğuk havalara rağmen, özgün ve cesur stil anlayışını her sezon yeniden ortaya koyuyor.
Her yıl olduğu gibi, bu sezon da Kopenhag Moda Haftası kapsamında çeşitli markalar ve tasarımcılar, yenilikçi ve dikkat çekici koleksiyonlarını sergiliyor. Bu etkinlik, moda dünyasının yeni trendlerini belirleyen ve ilham kaynağı olan önemli bir platform olmaya devam ediyor. Katılımcılar, şehir atmosferinden ve yerel yaşam tarzından ilham alan tasarımlarla, sürdürülebilirlik ve fonksiyonelliği ön planda tutan özgün parçaları keşfediyorlar.

Bu özel etkinlikte, ayrıca Launchmetrics’ın sunduğu Spotlight raporları, moda sektöründe öne çıkan tasarımcılar ve markalar hakkında detaylı analizler ve trend öngörüleri ile katılımcılara değerli bilgiler sağlıyor. Moda haftası boyunca, tasarımcıların yenilikçi yaklaşımları ve sokak stilinin özgün detayları, şehrin her köşesinde kendini gösteriyor ve Kopenhag’ın moda dünyasındaki yerini pekiştiriyor.


















