Kemik Erimesi Kadın Hastalığı mı ? Sessiz Başlayan ve Ağır Sonuçlar Doğuran Bir Hastalık

Kemik Erimesi Nedir ve Neden Önemlidir?
Kemiklerimiz, sadece vücudumuzun destek ve yapı taşı değil, aynı zamanda sürekli yenilenen, dinamik yapılar olarak varlık gösterirler. Genç yaşlarda kemik yapımı, yıkım sürecine göre daha aktifken, yaş ilerledikçe bu denge yıkım lehine döner. Bu noktada, kemik yoğunluğunun azalmasıyla ortaya çıkan ve “osteoporoz” olarak adlandırılan hastalık devreye girer. Osteoporoz, kelime anlamıyla “gözenekli kemik” demektir ve kemiklerin iç yapısında belirgin bir bozulma ile karakterizedir. Bu durum, kemiklerin içindeki madde kaybı ve gözeneklerin artmasıyla sonuçlanır; böylece kemik süngere benzer hâle gelir. Bu yapısal değişiklikler, en küçük travmalarda bile kırıkların meydana gelmesine zemin hazırlar. Genellikle belirti vermez, ta ki ciddi bir kırık yaşanana kadar fark edilmez. En sık karşılaşılan kırıklar ise kalça, omurga ve bilek kırıklarıdır. Kadınlarda menopoz sonrası östrojen seviyesindeki dramatik düşüş, hastalık riskini önemli ölçüde artırır. Ancak, osteoporoz sadece kadınlara özgü değildir; erkeklerde de yaşla birlikte kemik kayıpları gözlenir ve bu durum, özellikle 65 yaş üzeri erkeklerin %25’inde ciddi seviyededir. (Kaynak: National Osteoporosis Foundation – What is osteoporosis?)
Kadınlar ve Erkekler Arasındaki Farklar
Osteoporoz, kadınlarda erkeklere kıyasla iki kat daha sık görülür. Bunun en büyük nedeni, menopoz sonrası östrojen seviyesinin hızla düşmesi ve bunun kemik yıkımını hızlandırmasıdır. Kadınlar, menopoz döneminde toplam kemik kütlelerinin yaklaşık %10’unu kaybedebilirler ve bu süreç ilk 5 yılda en yoğundur. Öte yandan, erkeklerde de kemik kaybı yaşanmakla birlikte, tanı genellikle daha geç konur ve kırık sonrası ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Amerikan Endokrinoloji Derneği, 70 yaş üzeri erkeklere yılda en az bir kez kemik yoğunluğu ölçümü (DEXA) yapılmasını önermektedir. (Kaynak: Endocrine Society Guidelines, 2022)
Risk Faktörleri ve Kimler Daha Tehlikeli
- 50 yaş ve üzeri kadınlar
- Erken menopoz yaşamış kadınlar
- Kortizon veya antidepresan gibi ilaçları uzun süre kullananlar
- Sigara ve aşırı alkol tüketenler
- Zayıf veya hareketsiz yaşam tarzı benimseyenler
- D vitamini ve kalsiyumdan fakir beslenenler
- Ailede kalça kırığı öyküsü bulunanlar
Osteoporoz, kadınlarda daha sık görülmesine rağmen, erkeklerde kırık sonrası ölüm oranı daha yüksektir. Bunun sebebi, tanı ve tedavideki gecikmeler ve yaşın ilerlemesiyle oluşan daha ciddi sonuçlardır. Bu nedenle, her iki cinsiyet için de belirli yaşlardan sonra düzenli kemik taramaları büyük önem taşır.
Belirtiler ve Erken Tanı
Kemik erimesi genellikle sessiz seyreden bir hastalıktır; belirgin bir belirti vermez. Ancak, sırt ağrısı, boy kısalması ve kamburluk gibi belirtiler ortaya çıktığında, hastalık zaten ilerlemiş olabilir. En büyük tehlike ise omurga veya kalça gibi büyük kemiklerde oluşan kırıklardır. Özellikle 65 yaş üzerindekilerde, düşük enerjili düşmeler bile ciddi kırıklar ile sonuçlanabilir. Boyda 3 cm’den fazla kısalma veya fark edilmemiş omurga kırıkları, hastalığın ilerlediğine işaret eder. (Kaynak: Cleveland Clinic – Osteoporosis Symptoms and Diagnosis)
Korunma ve Tedavi Yöntemleri
Erken teşhis edilerek, uygun yaşam tarzı değişiklikleri ve tedavilerle kemik kaybı yavaşlatılabilir veya durdurulabilir. En önemli önlem, düşmeden korunmadır. Çünkü yaşlılarda en ölümcül kırık, kalça kırığıdır. Kemik kütlesi, 30 yaş civarında zirve yapar ve bu dönemde maksimum seviyeye ulaşılır. Sonrasında, hareketsizlik, yetersiz D vitamini ve düşük kalsiyum alımı, kemik kaybını hızlandırır. Bu nedenle, genç yaşlardan itibaren sağlıklı beslenmek ve egzersiz yapmak, kemik sağlığını korumanın temelidir. (Kaynak: Harvard Health Publishing – Building strong bones in youth is key to preventing osteoporosis)
Erken Tanı ve Ölçüm Yöntemleri
En yaygın ve basit yöntem, DEXA testiyle kemik yoğunluğunun ölçümüdür. T skoru -2.5 ve altında ise osteoporoz tanısı konur. Ancak, bu ölçüm genellikle kırık sonrası yapılır; o yüzden tarama yaşlarına dikkat etmek gereklidir. 65 yaş üzeri kadınlar ve 70 yaş üzeri erkekler düzenli olarak bu teste tabi tutulmalıdır. (Kaynak: U.S. Preventive Services Task Force–Osteoporosis screening guidelines)
İleri Düzey Konular
- DEXA testi nedir, nasıl yapılır?
- T skoru ve Z skoru ne anlama gelir?
- Kalsiyum, PTH, kemik marker’ları neyi gösterir?
- Röntgenle kemik sağlığı anlaşılır mı?
- Normal kemik ölçümü riskli olabilir mi?











