Yeşim Salkım’ın 10 Yıl Önceki Başörtüsü Tartışması ve Özür Mesajı
Yeşim Salkım’ın Geçmişteki Tartışmalı Sözleri ve Güncel Tepkiler
Yakın zamanda, ünlü şarkıcı ve sanatçı Yeşim Salkım’ın yaklaşık on yıl önce internete yansıyan ve başörtülü kadınlara yönelik sert ifadeler içeren videoları yeniden gündeme geldi. Bu videolarda Salkım, başörtülü kadınlara ve dindar topluluğa karşı oldukça sert ve rahatsız edici ifadeler kullanmıştı. Bu sözler, özellikle muhafazakar kesimler ve ilgili sivil toplum kuruluşları tarafından büyük tepkiyle karşılandı.
Videoda Salkım, şu ifadeleri kullanmıştı: “Kadını sadece meta gösteren, saçını, başını, vücudunun herhangi bir yerini kapatmaya zorlayanları yarattığınız için bu ülkeden gitmelerini istiyoruz. Biz sizi istemiyoruz. Gidin, bu ülkeden uzaklaşın. Korkuyoruz çocuklarımızı sokağa çıkarmakta. Artık yeter, tepenize çıktık. Gidin başka ülkelere, burası sizin yeriniz değil.”
Ayrıca, şu sözler de dikkat çekmişti: “Yobazlık sizin içinde, her türlü ahlaksızlık sizinle. Kadınlar üzerinde baskı kurmak, kafayı kapatmak sizin işiniz. Kapata kapata ne elde edeceksiniz? Gidin, istemiyoruz sizi. Hepimiz Atatürk’ün askerleriyiz ve onun devrimlerine sahip çıkıyoruz. Kadınlarımız özgürdür ve örtülü ya da açık olmaları bizim için fark etmez. Gelin, şu öcü gibi oturun orada, biz sizi kabul etmiyoruz.”
Geri Dönüş ve Özür Mesajı
Bu eski videolar ve sözler, sosyal medyada yeniden gündeme gelince büyük tepkilere yol açtı. Birçok kullanıcı ve sivil toplum kuruluşu, Salkım hakkında suç duyurusunda bulundu. Bunun üzerine, Yeşim Salkım, sosyal medya hesabından yeni bir video paylaşarak kamuoyundan özür diledi.
Özür videosunda, şu ifadelere yer verdi:
“Başı örtülü ya da açık olan, sonradan örtünen herkes gibi, tüm kardeşlerimden içtenlikle özür diliyorum. Demokratik bir ülkede yaşıyoruz ve herkesin yaşam tarzına saygı göstermek zorundayız. Kim istediği gibi yaşar, kimisi örtünür, kimisi örtünmez. Bu kadar basit. Yaptığım hatadan dolayı gerçekten pişmanım ve tüm halkımdan, özellikle de başörtülü kardeşlerimden özür diliyorum.”
Bu gelişmeler, özellikle toplumsal hassasiyetlerin ve özgürlüklerin öneminin yeniden tartışılmasına neden oldu. Sosyal medyada binlerce kullanıcı, bu olayın bir hoşgörü ve saygı meselesi olduğunu belirterek, daha anlayışlı ve saygılı bir toplum için çağrılarda bulundu.
