Tembel Lüks: Günün Modasında Rahatlığın Yeni Vurgusu

Tıpkı sosyal yaşamdaki hareketlilik gibi modada da trendler hızla değişiyor ve bu sezonda “quiet luxury”nin yerini daha rahat ve spontane bir stile bıraktığına tanık oluyoruz. Altuzarra ve benzeri markalar üzerinden zarafetin sade ve zamansız bir ifadesi olarak görülen bu akım, yerine konforu ve doğal görünümü öne çıkaran bir yaklaşımı birlikte getiriyor.

lazy luxury olarak adlandırılan bu yaklaşım, üst düzey kalitenin sessizce sunulmasını desteklerken, aşırı çaba gösterilmeden şıklık arayışını ön plana çıkarıyor. Özellikle günün koşuşturmacası içinde rahatlığı merkezine alan stil kodları, sıradanlıktan kaçınırken bir duruşu da beraberinde taşıyor. Balmain / Ralph Lauren / Brandon Maxwell / Tod’s gibi isimler, sofistike bir görünümü bozmadan konforu öne çıkaran tasarımlarla bu felsefeyi temsil ediyorlar.
DÜNÜN “FLANÖZÜ”NDEN BUGÜNÜN TEMBEL LÜKSÜNE adlı bölüme geçtiğimizde, ofis ve şehir hayatının ritmine uyum sağlarken yaz rehavetinin etkisini hâlâ taşıyan bir sezonla karşılaşıyoruz. Bu dönemde oversized parçalar, devasa sweatshirtler ve jogger tarzı kombinler, trençkotlar ve bol paça pantolonlarla dengelenerek günlük şıklığı sade ve doğal bir şekilde yansıtıyor.

Giyimdeki kurgu artık daha az kurallı; monokrom tonlar, gömleklerin gömülmeden kullanılması, sade tote çantalar ve makyajsız bir yüz için uygun güneş gözlükleri, tembel lüksteki anahtar öğeler olarak öne çıkıyor. Tasarımlar, klasik sofistikeliği bozmadan rahat ve spontan bir hava taşıyor. Bu yaklaşım, özgürlüğü ve kanıksanmış kodlardan bağımsız olmayı teşvik ederken, kişisel yaratıcılığı da ön plana çıkarıyor.
“Quiet luxury”nin güvenli kodlarından sıyrılmayı başaran bu akım, giyimde tembel olma halini yüceltirken, özgürlük ve rahatlığı bir araya getiriyor. Baudelaire’in flâneur kavramını hatırlatan bu stil, bugün modern ve zarif bir aylaklık olarak nitelendirilir ve koleksiyonlar üzerinden sahnelenir. ISSEY MIYAKE’nin Bao Bao çanta ve diğer markaların tercihleriyle, Bandana yakalı çizgili gömlek gibi parçalar ise bugünün tembel lüksünü somutlaştıran örnekler olarak karşımıza çıkıyor.

Gelecek defilelere bakıldığında, özellikle Carven, The Row, Jacquemus, Max Mara ve Brunello Cucinelli gibi markalarda “quiet luxury” çizgisinin hafifçe evrildiğini görüyoruz. Ancak etik ve sürdürülebilirlik kaygısı da lüks konskuensini yeniden tanımlıyor ve lüksün yalnızca kıyafetlerle sınırlı olmadığını gösteriyor.
Bir yandan rahatlığı, diğer yandan şıklığı bir arada sunan bu yaklaşım, lüksü zamana ve kişinin kendi konforuna göre kullanmanın en ince yolu olarak öne çıkıyor.
EN BÜYÜK LÜKS, ZAMANI İSTEĞİMİZ GİBİ KULLANMAK! Sonbahar/Kış 2025-26 defilelerinde bu akımın izleri sürülürken, yürütülen algılamalarda tembel lüks ile sessiz lükse dair farklar daha net görünür hale geliyor. Etik tartışmalar ve sürdürülebilirlik kaygısı da bu tartışmada merkezi bir yer tutuyor.

Modaseverler, yalnızca pahalı parçalar yerine, konforlu ve özgün stillerle kendini ifade etmenin önemini bir kez daha kavrıyor. Böylece minimalist ama kusursuz görünen, üzerinde çok düşünülmüş ama görünürde çok çaba harcanmamış bir stil çıkıyor karşımıza.
Kaynak: Elle
17.500 TL Bao Bao çanta; 33.000 TL Bandana yakalı çizgili gömlek; 18.900 TL Balıkçı yaka kolsuz kazak gibi örneklerle stilin bu sezondaki somut görünümü sergileniyor.


























