Pera Müzesi’nin Bütün O Sanat Seçkisiyle Sinema ve Sanatın İç içe Geçişi

Pera Müzesi, 20. yılını çok katmanlı bir film programıyla kutluyor. “Bütün O Sanat” temalı bu seçki, sinemanın farklı sanat disiplinleriyle kurduğu etkileşimi derinlemesine yansıtmayı amaçlıyor. Program 15 Ekim’de başlıyor ve 18 Ocak 2025’e kadar sürüyor; dans, müzik, resim, tiyatro ve fotoğraf gibi alanlarda izini sürdüğümüz 20 filmden oluşuyor.

Açılış Gecesiyle başlayan bu seçki, sanat tarihine yön veren yaratıcıların iç dünyalarını, üretim süreçlerini ve öykülerini ön plana çıkararak izleyiciyi kişisel ve kolektif bir yolculuğa davet ediyor.
Amadeus başlığı altında Oscar’lı klasikler ile festival filmlerinin ilgiyle takip edilen yapımları bir araya geliyor. Laura Poitras’ın “Hayatın Tüm Acıları ve Güzellikleri” belgesinin, fotoğrafçı Nan Goldin’in opioid kriziyle mücadelesiyle olan bağı vurgulanıyor. Giorgio Diritti’nin Saklanmak İstiyordum adlı filmi ise dışlanmış bir yaşamın sanatın varoluşunu nasıl kurduğunu anlatıyor.

Anne ve Babama Günce bölümünde ise Miloš Forman’ın Amadeus gibi Oscar’lı yapıtlardan Derek Jarman’ın Caravaggiosu ve Bob Fosse’un otobiyografik anlatılarına kadar geniş bir yelpaze sunuluyor. Wim Wenders’in dansa odaklanan Pina filmi, Carlos Saura’nın Kanlı Düğünü ve John Cassavetes’in sahne ile hayat arasındaki bağı işleyen Açılış Gecesi gibi yapımlar da bu kapsamda dikkat çekiyor.
Çocuklarıma Günce bölümünde toplumsal ve politik bağlamlar da önemli bir yer tutuyor. Altın Ay ödüllü Mati Diop’un Dahomey filmi bellek ve milli hafızayı merkezine alırken Márta Mészáros’un otobiyografik Günceler üçlemesi bireysel hafıza ile siyasi tarihleri iç içe geçiriyor. Ali Asgari’nin Asit Bulutlarının Üzerinde adlı çalışması kişisel anlatıdan direniş diline geçişi gösteriyor.

Columbus başlıklı bölüm ise iki özel söyleşiyle programa katmanlar ekliyor. Yönetmen Berna Gençalp, Kim Mihri belgeselinin ardından 22 Ekim’de izleyicilerle buluşacak. 9 Kasım’daki söyleşide ise akademisyen Sevgi Can Yağcı Aksel, Márta Mészáros sineması üzerinde konuşacak.
Karanlığın Kalbi ile sinemanın sanatla ilişkisi bu kolektif deneyime dönüşüyor. Program yalnızca sanat temalı filmleri bir araya getirmekle kalmıyor; aynı zamanda sanatı ifade biçimi olarak ele alıyor ve bu dönüşümü izleyenlerle paylaşan bir alan yaratıyor.

Hayatın Tüm Acıları ve Güzellikleri (113’) – 15 Ekim Çarşamba, 19.00; 26 Aralık Cuma, 19.00
Saklanmak İstiyordum (120’) – 17 Ekim Cuma, 19.00; 26 Kasım Çarşamba, 19.00

Anne ve Babama Günce (119’) – 9 Kasım Pazar, 15.00; 18 Ocak Pazar, 15.00
Rio, Kuzey Bölgesi (83’) – 12 Kasım Çarşamba, 19.00; 10 Ocak Cumartesi, 15.00

Açılış Gecesi (144’) – 19 Kasım Çarşamba, 19.00; 4 Ocak Pazar, 15.00
Asit Bulutlarının Üzerinde (70’) – 23 Kasım Pazar, 15.00; 10 Aralık Çarşamba, 19.00

Anna’nın Buluşmaları (128’) – 18 Ekim Cumartesi, 15.00; 29 Kasım Cumartesi, 15.00
Amadeus (160’) – 19 Ekim Pazar, 15.00; 24 Aralık Çarşamba, 19.00

Kim Mihri (89’) – 22 Ekim Çarşamba, 19.00; 11 Ocak Pazar, 15.00
Dahomey (68’) – 24 Ekim Cuma, 19.00; 7 Ocak Çarşamba, 19.00

Columbus (100’) – 24 Ekim Cuma, 20.30; 22 Kasım Cumartesi, 15.00
Pina (103’) – 29 Ekim Çarşamba, 19.00; 3 Ocak Cumartesi, 15.00

Nefret (102’) – 31 Ekim Cuma, 19.00; 27 Aralık Cumartesi, 15.00
Kanlı Düğün (67’) – 1 Kasım Cumartesi, 15.00; 14 Ocak Çarşamba, 19.00

Caravaggio (93’) – 1 Kasım Cumartesi, 17.00; 21 Kasım Cuma, 19.00
Karanlığın Kalbi (96’) – 2 Kasım Pazar, 15.00; 16 Ocak Cuma, 19.00

Ölümün Beşinci Safhası (123’) – 5 Kasım Çarşamba, 19.00; 22 Kasım Cumartesi, 17.00
Barton Fink (116’) – 7 Kasım Cuma, 19.00; 3 Ocak Cumartesi, 17.00

Çocuklarıma Günce (106’) – 8 Kasım Cumartesi, 14.00; 17 Ocak Cumartesi, 15.00
Sevgililerime Günce (141’) – 8 Kasım Cumartesi, 16.00; 17 Ocak Cumartesi, 17.00

Kaynak: Elle























