Moda

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Hamamın buharı ve suyun nefesiyle başlayan bir anın içinden, yıllar sonra Diamanti (Elmaslar) ile ışığın karşılaşması yüzeyleri yeniden dokuyor. Geçmiş ile bugün arasındaki ince çizgi, bu kez giysilerin arkeolojik katmanları gibi açılıyor ve her dikişin ardındaki hafıza kendini fısıldıyor. O eski mekânların yerine parlayan yüzeyler çıksa da, bedenin hafızasında saklı olan duygular hâlâ parlıyor.

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Diamanti (Elmaslar)/ Ferzan Özpetek İzlediğim pek çok Özpetek yapıtı arasında, yeni filmi izlerken ışığın oyununun önceki buharı değiştirdiğini fark ettim. Canlı yansımalarla dolu bir dünyaya girerken, aynı temel meseleyle karşılaştım: geçmişin ve şimdiğin birbirine karışması. Kostümler, adeta arkeolojik bir katman gibi kazındıkça yüzeye çıkıyor ve her yeniden keşif, Özpetek sinemasının beden hafızasında saklı kalıyor.

Diamanti’de (Elmaslar) yalnızca kadınların öykülerinin ötesinde, giysilerin kendisi de merkezi figür haline geliyor. Terzihanede geçen sahneler, giysiyi dekor olmaktan çıkarıp saklanan sırların ve tutkunların tanığı yapıyor. Duygular sadece aşkların yoğunluğunda değil; sofradaki kahkahalarda, kırmızı elbisenin kumaşında saklı sırların ve doğru ışıkla parlayan bakışların içinden akıyor. Böylece sinema, ayrıntılarla kurulan kalıcı bir hafıza mekânına dönüşüyor.

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Ferzan Özpetek, Hakan Bahar, Fotoğraf: Refik Akyüz Özpetek’in Diamanti’si, yalnızca bir film değil; kumaşın, ipliğin ve terzihanenin sessiz seslerinin sinemaya dönüşmüş hali. Başrolde bir insan değil, bir giysi var; düşüyor, kalkıyor, susuyor ve hatırlıyor. Bizi 1970’ler İtalya’sına taşıyan bu yolculuk, Canova kardeşlerin kostüm ürettiği bir terzihanenin sıcak atmosferini hatırlatıyor. Roma’da gençliğinde kadın terzilerin dünyasına tanıklık eden Özpetek, elbisenin sahneyi asla terk etmeyen bir parça olarak gerçekteki emeği ve ruhu aynı anda taşımasını gösteriyor. Dikiş makinelerinin ritmi ile boncukların sesinin birleştiği anlar, sanki metalik bir senfoni gibi yükseliyor ve izleyiciye duyguyu doğrudan fısıldıyor.

Kostüm, bir duygu mekânı; sahnede hareket eden bir objeden çok, seyircinin kalbine ulaşan bir karaktere dönüşüyor. Stefano Ciammitti’nin tasarımları, Visconti, Fellini ve Pasolini gibi ustaların mirasını bu filmde yeniden görünür kılıyor. Zaman içinde ana akıma dönüp, bir giysinin sahneyi nasıl biçimlendirdiğini gösteren bu yeniden yorum, Diamanti’yi canlı bir müze haline getiriyor. Bu nedenle film, sinema tarihinde büyük isimlere saygı duruşunda bulunan bir yapı taşı olarak da okunuyor.

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Diamanti (Elmaslar)/ Ferzan Özpetek Atölyedeki kadın dayanışması, bu filmde de omurgayı oluşturan güç olarak öne çıkıyor: Luisa Ranieri’nin obsesif detaylarla yaşayan performansı, Jasmine Trinca’nın sonbahar tonlarındaki kırılganlığı ve Kasia Smutniak’ın Pucci kaftanıyla ışıldayan sahneleri, film boyunca ayakta duran karakterler haline geliyor. Pembe elmas metaforu, kırılgan ama dayanıklı, nadir ama gerçek olan bir simge olarak akıllarda kalıyor. Kusurlar ve küçük takıntılar, Özpetek’in sinemasını bütünüyle büyülü bir hâle getiriyor; bir elbisenin eteğinin kıvrımı, düğmelerin sesi ve sofradaki sessizlik, karaktere dönüşüyor.

Ferzan Özpetek Diamanti’yi izlerken sadece bir filmi değil, kendi hafızamın bir yansımasını da görüyorum; bir kumaşın kıvrımında, bir yüzün yarım kalmış bakışında veya bir ışığın kostümlere vurup geri dönmesinde, Özpetek’in sineması bana şu hatırlatmayı yapıyor: güzellik, anlatılan hikâyede değil, o hikâyeyi taşıyan yüzeyde, bir giyside ve bir sessizlikte saklıdır. Ve en kalıcı izler, işte o görünmeyen ince çizgide başlar.”

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Diamantiyle Zamanda Dokunan Doku: Özpetek’in Elmasları ve Giysilerin Hikayesi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir