İstanbul’daki 23 Nisan Depremi ve Astrolojik Yorumlar
İstanbul’da 23 Nisan Günü Yaşanan 6.2 Büyüklüğündeki Deprem ve Sonrası Etkileri
İstanbul’da 23 Nisan günü meydana gelen ve 6.2 büyüklüğünde ölçülen deprem, tüm ülke genelinde büyük bir korku ve endişeye neden oldu. Bu sarsıntının ardından, artçı depremler hızla devam ederken, bilim insanlarının yanı sıra astroloji uzmanlarından da çeşitli yorumlar yapıldı. Bazı astrologlar, “5’in üzerinde deprem artık gerçekleşmez” şeklinde görüş belirtirken, diğerleri ise “6 ve üzeri şiddette deprem olasıdır” diyerek uyarılarda bulundu.
Depremler ve astroloji arasındaki ilişki, son dönemlerin en çok tartışılan konularından biri haline geldi. Bu bağlamda, astrolojik olayların depremle bağlantısına dair merak artarken, ünlü astrolog Dinçer Güner, konuya dair önemli açıklamalarda bulundu. Peki, astrologlar gerçekten depremi öngörebilir mi? Bir depremin büyüklüğü veya şiddeti hakkında herhangi bir tahminde bulunabilirler mi? Hangi astrolojik olaylar ve gezegenlerin açıları deprem riskini artırabilir? İşte, detaylı bilgiler ve uzman görüşleri…
Deprem Kuşağında Yer Alan Ülkemizde Astrolojik Olaylar ve İlişkileri
Türkiye, deprem kuşağında yer alan ve sık sık sarsıntıların yaşandığı bir bölge. Bu nedenle, toplumda depremle ilgili her zaman büyük bir endişe ve dikkat söz konusu. Son yaşanan İstanbul depreminin ardından birçok astroloğun bu olaya dair yaptığı yorumlar dikkat çekti. Ünlü astrolog Dinçer Güner, astrolojinin depremle ilişkisini ve olası etkinlikleri detaylı şekilde açıkladı.
Güner’e göre, “Astrolojide bazı gökyüzü konumları ve gezegen açıları, deprem olasılığını düşündürür.” Bu bağlamda, özellikle toprak grubu burçlar olan Boğa, Başak ve Oğlak burçlarında gerçekleşen Yeni Ay, Dolunay ve tutulmalar, olası deprem hadiselerini tetikleyebilir. Ancak, bu astrolojik olaylar tek başına bir deprem göstergesi değildir. Ayrıca, astrolojide melankolik, zorlayıcı ve olumsuz etkiler yaratan gezegen açıları da deprem riskinin artmasına neden olabilir. Bunlar arasında özellikle Mars, Satürn ve Plüton gibi gezegenler önemli rol oynar.
Depremle İlişkilendirilen Astrolojik Açılar ve Gezegen Etkileşimleri
Yeni Ay, Dolunay ve tutulmaların yanı sıra, gökyüzünde oluşabilecek gerilimli açıların da depremle ilişkili olabileceği düşünülüyor. Bunlar arasında, T-kare ve büyük kare açıları, özellikle sabit burçlarda (Koç, Boğa, İkizler, Yengeç, Aslan, Başak, Terazi, Akrep, Yay, Oğlak, Kova ve Balık) oluşursa, gerilimin artmasına ve potansiyel afetlerin tetiklenmesine neden olabilir.
Ancak, bu tür astrolojik konfigürasyonların, ülke haritalarında ve jeopolitik yapıya göre farklı etkiler gösterebileceği unutulmamalıdır. Güner, astrolojinin sadece tek bir olaya işaret etmediğini ve sembolist bir yaklaşım gerektirdiğini vurgular. Bu nedenle, gökyüzü olaylarının diğer olasılıkları ve olumsuzlukları da göz önünde bulundurmak önemlidir.
Astroloji, Depremin Şiddeti, Derinliği ve Süresi Hakkında Ne Söyler?
Ünlü astrolog Dinçer Güner, astrolojinin, deprem şiddeti veya süresi gibi konularda kesin bilgi veremediğini açıkça belirtiyor. Güner, “Astroloji, deprem gibi doğa olaylarının büyüklüğü veya süresi hakkında kesin tahminlerde bulunamaz” diyerek, bu konuda yanlış yönlendirmelere dikkat çekiyor.
Güner’e göre, bazı kişilerin “Artık 5’in üzerinde deprem olmaz” veya “Kesin 6 ve üzeri deprem yaşanmaz” gibi ifadeleri, bilimsel ve gerçekçi değildir. Astroloji, bu tür konularda bilimsel veriye dayanmaz ve doğru kaynaklar tarafından kullanılmalıdır. Ayrıca, gezegenlerin ve gökyüzü konumlarının sadece olasılık ve sembolizm sağladığını, kesinlik içermediğini hatırlamak gerekir.
Yine de, bazı kişiler, tahminlerinin tutmasını bahane ederek, “Ben depremi önceden bilip uyardım” iddiasında bulunabilir. Güner, bu tür iddialara da uyarı yaparak, “Bozuk saat bile günde iki kez doğruyu gösterir” diyerek, herkesin bilimsel ve gerçekçi yaklaşımlara dayanması gerektiğine vurgu yapıyor.
Sonuç ve Tavsiyeler
Deprem gibi doğa olaylarının önceden tam anlamıyla öngörülmesi şu anki bilimsel ve astrolojik bilgilerle mümkün değildir. Bu nedenle, astroloji uzmanlarının veya herhangi bir kişinin, deprem şiddeti veya zamanı hakkında kesin tahminler yapması doğru değildir. Güner, bu konuda doğru ve güvenilir kaynakları takip etmenin önemini tekrar vurguluyor.
Herkese sağlıklı ve güvenli günler dilerken, bilimsel gerçeklere dayanan bilgilere odaklanmak ve paniğe kapılmadan önlemler almak en doğrusudur.
