31 yaşında doğdu! Bu bebek tıp tarihinde rekor kırdı
ABD’de 1994 yılında dondurulan bir embriyodan dünyaya gelen bebek, tıpta kayıtlara geçen en yaşlı embriyodan doğan çocuk olarak büyük bir başarı ve rekorun sahibi oldu. 1990’lı yıllarda bir çift, çocuk sahibi olma umutlarıyla tüp bebek tedavisiyle toplamda 4 embriyo oluşturdu. Bu embriyolardan biri, anne rahmine yerleştirilerek sağlıklı bir şekilde doğdu. O dönemde, diğer üç embriyo ise donduruldu ve ileride ihtiyaç duyulursa kullanılmak üzere saklandı. Bu karar, çiftin sadece bir çocuk sahibi olmayı hedeflemesiyle alındı ve diğer embriyolar, ileriye dönük bir yaşam sigortası olarak muhafaza edildi.
Yıllar sonra, uzun yıllar boyunca çocuk sahibi olma hayalleriyle yaşayan çift, bu embriyolar arasında en eski olanıyla yeni bir sayfa açtı. 1994 yılında uzun süreli depolamada tutulan ve sağlık durumu göz önüne alınarak “zor yerleştirilen” kategorisine alınan bu embriyo, büyük bir başarıyla rahme yerleştirildi. Bu embriyodan dünyaya gelen bebek, yaklaşık 31 yıl sonra hayatımıza adım attı ve tıp literatüründe en yaşlı embriyodan doğan çocuk olarak kayıtlara geçti. Bebek, şu anda 30 yaşında ve kendi hayatında yeni bir başlangıç yapmanın mutluluğunu yaşıyor. Aynı zamanda, kendisi de bir ebeveyn olma şansı yakalayarak, kendi ailesini kurmaya başladı.
Bu özel olay, sadece bir tıbbi başarı değil, aynı zamanda teknoloji ve insan yaşamı arasındaki güçlü bağı da gözler önüne seriyor. Çiftin, sadece 1 çocuk sahibi olmak istedikleri için diğer 3 embriyoyu dondurma kararı aldığı ve bu embriyolardan birinin tarihi bir rekor kırarak dünyaya geldiği anlatılıyor. Lindsey ve Tim Pierce çifti, yaklaşık 7 yıl boyunca çocuk sahibi olma mücadelesi verdikten sonra, sonunda embriyo evlat edinme programına katıldı. Yedi yıl boyunca bekleyiş ve umutla süren bu süreç, onların yeni bir başlangıç yapmasına vesile oldu.
Yedi yıl boyunca çeşitli sağlık ve yaş faktörleri nedeniyle tutunma olasılığı düşük olan bu dondurulmuş embriyo, sonunda başarılı oldu ve 26 Temmuz 2025 tarihinde dünyaya gözlerini açtı. Anne Lindsey Pierce, bu süreçteki duygularını şöyle dile getiriyor: “Zorlu bir doğum süreci geçirdik, ama şimdi ikimiz de iyiyiz. Bu değerli bebeğe sahip olduğumuz için gerçekten çok mutluyuz.” Oğulları veya kızlarıyla yeni bir hayata adım atan çift, sağlık durumunun gayet iyi olduğunu ve yeni ailelerinin mutluluğunun tarifi yapılamaz olduğunu belirtiyorlar. Bu örnek, teknolojinin ve tıp alanındaki gelişmelerin, aile kurma arzularını gerçeğe dönüştürmede ne kadar etkili olabildiğinin güzel bir göstergesidir. Ayrıca, dondurulmuş embriyoların tutunma olasılığı ve başarılı bebek doğumu oranlarının, sağlık durumu, yaş ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebileceğine de dikkat çekiliyor.
