Engin Hepileri ile Sanatın ve Hayatın İç içe Geçtiği Bir Röportaj

Sanatın İçsel Tutkusu ve Çok Yönlü Kariyer Yolculuğu

Yıllardır sahnede ve ekranda kendine özgü tarzıyla tanınan Engin Hepileri, yakın zamanda tiyatro sahnesinde yeniden izleyiciyle buluşmaya hazırlanıyor. Kurucusu olduğu Tiyatro.İN ile “Müfettişler” adlı oyunu sahneye koyarken, aynı zamanda yönetmenliğini üstleniyor ve kısa süre sonra oyunculuğu ile de sahneye çıkacak. Bu çok yönlü sanatçıyla, onun içindeki bitmek bilmeyen oyunculuk aşkını ve yaşam biçimini detaylarıyla konuştuk.

Engin Hepileri, sahne ve ekran arasında köprü kurarken, her zaman alçakgönüllülüğü, pozitif enerjisi ve yardımseverliğiyle dikkat çekiyor. Zorlu PSM’nin kulisinde, kendisiyle yaptığımız sohbet sırasında, onun sahne disiplinine ve mesleğine olan bağlılığını bir kez daha gözlemledik. Her anı, mesleğine duyduğu tutkuyu ve heyecanı yansıtan Hepileri, “Hayatımın her anı, mesleğimden besleniyor” diyerek bu sevdanın onu nasıl şekillendirdiğine vurgu yapıyor.

Yönetmenlik ve Oyunculuğu Bir Arada Yapmak İçin Hangi Özellikler Gereklidir?

Yönetmenlik ve oyunculuk arasındaki farklar ve bu iki alanı bir arada yürütmenin gerektirdiği özellikler neler?

Engin Hepileri, uzun yıllar Kenter Tiyatrosu’nda yönetmen yardımcılığı deneyimi sonrası, bu alanın inceliklerini içselleştirmiş. Ona göre, yönetmenlik oyuna dışarıdan bakan ve büyük resmi görebilen bir sanat dalı. Bu nedenle, bir yönetmen olarak oyuna farklı bir açıdan bakabilmek ve metni bütün detaylarıyla gözlemleyebilmek çok önemli. “İyi bir yönetmen, doğru metni doğru oyuncularla buluşturmakla başlar” diyerek, oyuncu seçimlerinin ve metin uyumunun kritik önemine değiniyor. Yönetmenlik, aynı zamanda sahnenin ruhunu ve atmosferini yaratmak, tüm unsurları uyum içinde yönetmek anlamına geliyor.

İlk yönetmenlik deneyiminiz nasıl gerçekleşti ve bu süreçte neler öğrendiniz?

2007 yılında Kenter Tiyatrosu’nda “Kuyruk” isimli kısa oyunu yöneterek bu yola adım attım. O zamanlar yaşadığım heyecan ve sorumluluk, bana mesleğin ne kadar büyüleyici ve zorlu olduğunu öğretti. Bu deneyim, bana sahneye farklı bir bakış açısı kazandırdı ve yönetmenlikte kendimi geliştirmemi sağladı.

Müfettişler ve Günümüz Türkiye’sinde Tiyatro

Son dönemde sahnelenen oyunlar ve tiyatro ortamındaki gelişmeler hakkında ne düşünüyorsunuz?

Son zamanlarda, özellikle İstanbul’da, sahnelenen oyun sayısında büyük bir artış var. Üçten fazla prodüksiyonun aynı anda sahnede olması, bu sanatın ne kadar canlı ve dinamik olduğunu gösteriyor. Bu, tiyatro sanatçıları ve seyircileri için gerçekten gurur verici bir durum. Her oyunun kendi seyircisi ve özel bir hikayesi olması, tiyatronun çeşitliliğini ve zenginliğini ortaya koyuyor. Bu gelişmeler, sanatın toplumla iç içe olduğunu ve yaşamın bir parçası olduğunu bir kez daha gösteriyor.

Kurucusu olduğunuz Tiyatro.İN’in bu sezonki projeleri nelerdir?

• Müfettişler: Bu sezonun yeni oyunu olarak sahnede yer alıyor.
• Kim Bu Ben: 2022’de sahneye konulan ve hala seyircisiyle buluşmaya devam eden oyunumuz.
• Anne: Ocak ayı itibariyle yeniden sahnede olacak ve sevilen performansımıza devam edecek.
• Yeni Proje: Bu sezon içinde, kendi sahnede olacağım yeni bir hikayeyle seyirci karşısına çıkmayı planlıyorum. Şu an ön hazırlıkları devam ediyor ve umuyorum ki, her şey planlandığı gibi giderse, yeni sezonla birlikte izleyiciyle buluşacak.

Oyunculuğun Anlamı ve Hayattaki Yeri

Oyunculuk sizin için ne ifade ediyor ve yaşam biçimi olarak nasıl tanımlıyorsunuz?

Oyunculuk benim için bir yaşam biçimi, bitmeyen bir sevda. Günün, saatlerin, mekanı ve duyguların sınırı yok. Bu meslekle iç içe yaşarım, onunla yatıp onunla kalkarım. Kendimi bu tutkuya adadığımda, yaşamın anlamını ve güzelliklerini daha derinden hissediyorum. Ayrıca, oyunculuğu ve yönetmenliği bir bütün olarak görüyor ve insanlara hikayelerle dokunmayı amaç ediniyorum. Bu nedenle, hayatımda sürekli yeni şeyler öğrenmek ve gelişmek istiyorum.

İnsanları, hayatı ve duyguları nasıl besliyorsunuz?

Hayatın kendisinden ve çevremden ilham alıyorum. Güncel olayları, sosyal hayatı, ülke ve dünyada yaşananları dikkatle takip edip, içsel dünyama yansıtarak, kendi bakış açımı oluşturuyorum. Bu sayede, hem kendimi ifade edebiliyor hem de yaşamın akışına uyum sağlayabiliyorum. Bu süreç, benim varoluşumu ve sanat anlayışımı şekillendiriyor.

Geçmiş ve Günümüz Arasındaki Bağlantı: “Yaprak Dökümü” ve Sonrası

Yıllar önce “Yaprak Dökümü” dizisinde canlandırdığınız tatlı rolünüzü hiç unutamam. Bu deneyim sizi nasıl etkiledi ve bugün neler söylersiniz?

Oyunculuğa ilk adımlarımı attığım ve geniş kitlelerce tanındığım bu rol, benim için çok kıymetli. Bu dizi sayesinde, oyunculuk kariyerimde önemli bir dönüm noktası yaşadım. O zamanlar çok çalıştım, kendimi geliştirmeye odaklandım ve bu deneyim bana mesleğimin değerini öğretti. Bugün bakınca, o dönemde edindiğim tecrübelerin, bugünkü sağlam duruşuma ve sanat anlayışımın temelini attığını görüyorum. O günkü genç ve hevesli oyuncuya, şimdiki tecrübeli ve olgun Hepileri’nden birkaç öneride bulunmak isterdim: Oyunculuk, sürekli öğrenmek ve gelişmek demektir. Sabır ve disiplinle ilerlemek, en önemli anahtarlar arasında yer alıyor.

Sanat ve Toplum: Güncel Durum Değerlendirmesi

O oksijen gazetesi, bu sezon sahnelenen çok sayıda tiyatro oyunu nedeniyle oldukça hareketli bir ortam olduğunu yazdı. Siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bu, bizim sanat camiamız adına çok sevindirici bir gelişme. İstanbul’da üçten fazla oyunun aynı anda sahnede olması, tiyatro sanatının ne kadar canlı ve üretken olduğunu gösteriyor. Bu durum, hem sanatçıların hem de seyircilerin ilgisinin arttığını ve tiyatronun toplumdaki yerinin güçlendiğini kanıtlıyor. Her oyunun kendi seyircisi ve özgün bir anlatım biçimi olması, tiyatronun çeşitliliğini ve dinamizmini ortaya koyuyor. Bu artış, ülkemizde tiyatroya ve sanata duyulan ilginin büyüklüğünü gösteriyor ve gelecek için umut verici bir gelişme.

Sezonun Yenilikleri ve Sürpriz Projeleri

Bu sezon, Tiyatro.İN çatısı altında hangi yeni projeleri izleyicilerle buluşturmayı planlıyorsunuz?

• Müfettişler: Bu sezonun yeni oyunu olarak sahnede yer alıyor.
• Kim Bu Ben: 2022’de sahneye konulan ve hala ilgiyle izlenen oyunumuz.
• Anne: Ocak ayı itibariyle tekrar sahnede olacak ve seyirciyle buluşmaya devam edecek.
• Sürpriz Proje: Kendim de sahnede olacağım yeni bir hikayeyle seyirci karşısına çıkmayı planlıyorum. Şu an ön hazırlık aşamasında olan bu proje, umarım sezon sonunda izleyicilerin beğenisine sunulacak.

İzlediğiniz ve Hayranlık Duyduğunuz Modern Tiyatro ve Oyunlar

Günümüzde, Türkiye’de veya dünyada, sizi en çok etkileyen ve ilham veren tiyatro veya oyunlar hangileridir?

Elbette, birçok yapıt bana ilham verdi. Ancak özellikle “III. Richard” adlı oyunun, düzenlediğim festivallerde izlediğim ve beni derinden etkileyen eserler arasında olduğunu söyleyebilirim. Metnin derinliği, oyunculukların yoğunluğu ve rejinin başarısı, bana yeni ufuklar açtı. Bu deneyimler, sahne sanatlarının evrenselliğini ve her dönemde yenilik peşinde koşan sanatçıların önemini bir kez daha hatırlattı.

Akademik Kariyer ve Öğrencilerle Paylaşım

Bu yıl, İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’nda ders vermeye başladınız. Bu deneyiminizden ve öğrencilere olan yaklaşımınızdan bahsedebilir misiniz?

Bu, benim için yeni ve heyecan verici bir süreç. Öğrencilerle birlikte yeni projeler çıkarmak ve onların gelişimine katkı sağlamak, beni de yeniden sahneye ve mesleğe bağlıyor. Bu deneyim, bana gençlerin enerjisi ve vizyonuyla dünyayı yeniden keşfetme fırsatı sunuyor. Onlara, meslekle ilgili edindiğim tecrübeleri aktarmak kadar, onların da bana yeni bakış açıları kazandırması beni çok mutlu ediyor. Okul benim için her zaman çok değerli ve bu yeni görev de benim için büyük bir onur.

Babalık ve Aile Hayatı

Oğlunuz Can, sizin ve eşinizin ünlü isimler olduğunu biliyor. Bu durum onun hayatını nasıl etkiliyor ve sizin ona verdiğiniz en önemli öğütler nelerdir?

Can, ailesinin sanatçı olduğunu biliyor ve bu onun için doğal bir durum. Çocuklar, anne ve babalarının mesleğini yaşarken öğreniyorlar. O, mesleğimizin ne kadar değerli ve anlamlı olduğunu fark etti. Ona en önemli öğüdümüz, kendi duygularını ve düşüncelerini özgürce ifade etmesi ve sevgiyle yaklaşması. Ayrıca, onun mutlu ve kendine güvenen bir birey olması için elimizden geleni yapıyoruz. Babalık, bana yeni bir perspektif kazandırdı ve insanın en saf duygularını anlamama vesile oldu.

Mutluluk ve Hayattaki Temel Değerler

Mutluluğu nasıl tanımlıyorsunuz ve gerçekten mutlu musunuz?

Mutluluk, sağlıklı olmak, sevdiklerinizle birlikte olmak ve yaşamdan aldığınız tatminle bağlantılıdır. Ben, ailemin ve sevdiklerimin yanında huzurlu ve sağlıklı olmayı çok önemsiyorum. Ayrıca, sevdiğim işleri yapmak ve geleceğe umutla bakmak, benim mutluluk kaynağım. Her gün yeni şeyler öğrenmek, küçük mutlulukları fark etmek ve yaşamın güzelliklerine şükretmek, beni mutlu ediyor.

Karakter Özellikleri ve Pozitif Enerjinin Kaynağı

Üç temel karakter özelliğinizi ve bu pozitif enerjinizin sırrını paylaşabilir misiniz?

• Alçakgönüllülük
• Sabır
• Sonuç odaklılık

Bu özellikler, bana güç ve denge sağlıyor. Ayrıca, işimi severek yapmam ve içimdeki tutku, enerjimin yüksek olmasını sağlıyor. Çalışkanlık ve kendime duyduğum güven, her zaman pozitif kalmamın temel nedenleri arasında.

Tarz ve Stil Anlayışınız

Giyim ve stil konusunda nasıl bir yaklaşımınız var?

Ben, rahat olmayı ve kendimi iyi hissettiren seçimleri yapmayı seviyorum. Sporcu ruhuma uygun, fonksiyonel ve şık kıyafetler tercih ediyorum. Son yıllarda, rahat ve modern tarzı benimseyerek, kendime uygun kıyafetler seçiyorum. Eşimin de bana stil konusunda önemli katkıları oluyor. Birlikte giyim konusunda fikir alışverişinde bulunmak, bana büyük kolaylık sağlıyor.

Spor ve Sağlıklı Yaşam

Spor yapıyor musunuz ve bu hayatınızdaki yerini nasıl tanımlarsınız?

Sporu hayatımın içinde tutmaya çalışıyorum. Özellikle kış aylarında kayak sezonunu sabırsızlıkla bekliyorum. Spor, hem bedenimi hem de ruhumu dinç tutuyor. Düzenli egzersiz ve spor aktiviteleriyle, enerjimi yüksek tutmayı ve sağlıklı kalmayı hedefliyorum.

Hayat Mottom ve Değerler

Hayat motto’nuz nedir ve sizin için en önemli değerler nelerdir?

En önemli değerlerim: Aile, sevgi, başarı ve inanç. Bu temel değerler, yaşamda karşılaştığım her durumda bana güç veriyor. Ailemin ve sevdiklerimin mutluluğu, benim için her şeyden önce gelir.