Slimane’ın Gözü Kırpmıyor: Celine’de Estetik Liderliği Tartışması ve Geçmişin İzleri

Celine’nin son kampanya görsellerinde hâlâ Hedi Slimane’in kendi estetik dilinin etkisini gördüğünü ifade eden eleştirmenler, markadan ayrılmasına rağmen paylaşılan görsel dünyasının izlerini sürdürdüğünü belirtiyor. Slimane, geçmişteki çalışmalarla örtüşen kompozisyonların sürmesini görünür biçimde eleştirmiş; markadan ayrıldıktan sonra bile hâlâ aynı siyah-beyaz dilinin tekrarlanmasının hayal kırıklığına yol açtığını vurgulamıştır. Bu değerlendirme, Hedi Slimane’in Kreatif Direktörlük rolünden ayrılışı sonrasında bile Celine’in görsel kimliğinin onun gölgesi altında kaldığına işaret ediyor.

2020’de Paris mahkemelerinin Saint Laurent’ta Slimane’ın fotoğraflarını izinsiz kullanıldığına dair kararları ve bu olaylar, onun sadece bir yönetmen değil, fotoğrafçı olarak da telif haklarını savunan bir konumda olduğunu gösteriyor. Böylece Slimane’ın estetik vizyonu, markaya ait olanla iç içe geçmiş bir deneyim olarak kabul görüyor. Saint Laurent’da yaşananlar ve şu anda Celine’deki durum, markaların estetik dilinin ne kadar süreyle tek bir kişinin menorunda mı kalması gerektiği sorusunu gündeme getiriyor. Bu bağlamda, estetik Slimane’a mı özgü kalmalı, yoksa markanın kolektif belleğine mi kazındı?

İlk koleksiyon Shepherding Michael Rider’ın Celine’e geçişiyle birlikte görsel iletişimin tamamen değişeceği beklentisi bir süre için netleşemedi. Rider’ın liderliğinde görünen koleksiyonlar daha pastel tonlar ve daha yumuşak siluetler taşısa da, görsel dil açısından Slimane’ın izleri hâlâ kendini gösteriyor. Yaklaşık bir yıl sonra dahi yeni yaratım sürecinin, önceki estetikten tamamen kopmamasına rağmen markanın kendi vizyonunu güçlendirecek biçimde evrildiğini söylemek zor.

Bu tartışma bağlamında dikkat çekici olan şu: Slimane, “bu estetik bana ait ve artık Celine’e ait değilim” mesajını kuvvetli bir şekilde dile getiriyor. Sizce bu uyarı haklı mı? Markaların estetik kimliği, bir tasarımcıya mı hapsedilmeli, yoksa kolektif bir belleğin mirası olarak mı korunmalı?
Kaynak: Elle











