İlişkide Sorunlarla Baş Etmenin Altın Kuralları
İlişkiler bazen zorlu dönemlerden geçebilir. Ancak bu zorlukları aşmanın bazı etkili yolları vardır. İşte ilişkide sorunlarla baş etmenin altın kuralları:
- 1. Sakin Kalmaya Çalış.
-
-
-
-
- 2. Açık İletişim Kur.
- 3. Empati Kur.
- 4. Doğru Zamanı Seç.
- 5. Eleştirileri Yumuşat.
- 6. Çözüm Odaklı Ol.
- 7. Ara Vermeyi Bil.
- 8. Dinlemeyi Öğren.
- 9. Ortak Noktaları Bul.
- 10. Tepkilerini Kontrol Et.
- 11. Güven Oluştur.
- 12. Özür Dilemeyi Bil.
Krizin ortasında beyninde çalan sirenler seni paniğe sürükleyebilir. Bu durumda derin bir nefes alarak kendini rahatlatmayı dene. Düşüncelerin fırtınası içinde kaybolmak yerine, gemini sakin sulara yönlendiren bir kaptan gibi hareket etmelisin. Unutma ki, sakin kalmak her zaman en etkili savunma mekanizmandır. Etrafında kopan fırtınaya rağmen duruşunu sağlam tutarsan, partnerin de seninle aynı şekilde davranacaktır. Böylece birlikte o fırtınayı atlatmanız daha kolay olacaktır.
“Benim ne düşündüğümü anlamalıydı!” gibi düşüncelere kapılmak yerine, hislerini net bir şekilde ifade etmeyi dene. Zihin okumak kimsenin süper gücü değildir; bu yüzden ne hissettiğini açıkça söylemekten çekinme. İletişiminizi açık tutmak, ilişkinizin en önemli taşlarından biridir. Partnerinle aranızdaki köprüleri sağlamlaştırmak istiyorsan, dürüst ve açık bir dil kullanmalısın. Bu sayede yanlış anlaşılmaların önüne geçer ve daha güçlü bir bağ kurarsınız. Unutma, ne kadar açık olursan o kadar anlaşılır olursun.
Partnerinin yerine geçip olaylara onun gözünden bakmayı dene! Belki de o anda gözlerinden dumanlar çıkıyordur ama biraz Sherlock Holmes gibi düşünerek “Acaba ne hissediyor?” diyebilirsin. Herkes kendi duygularını yaşarken başkalarının hislerini anlamak, ilişkide sihirli bir değnek gibidir. Bu, seni daha anlayışlı kılarken, partnerinin de kendini değerli hissetmesini sağlar. Unutma, empatinin gücü çoğu zaman krizleri çözmekte büyük rol oynar.
Önemli bir konuyu tartışmak istiyorsan, bunu sabahın köründe ya da uykusuz bir gecede yapmayı deneme! İkinizin de enerjisi yerindeyken, bir kahve eşliğinde konuşmak her zaman daha iyi sonuç verir. Çünkü kimse sabahın altısında ciddi meseleler hakkında konuşmak istemez. Doğru zamanı seçmek, konunun ciddiyetini artırır ve partnerinin dikkatini tamamen sana verir. Hem sakin hem de dinç bir zihinle yapılan tartışmalar her zaman daha yapıcıdır. Yani, zamanlama her şeydir!
Evet, bazen bir şeyler canını sıkabilir ama bu eleştirileri doğrudan sert bir şekilde dile getirmek yerine, yumuşatarak ifade etmek işleri kolaylaştırır. “Bu böyle olmamalı!” demek yerine, “Bu konuda biraz daha dikkatli olabilir miyiz?” demek çok daha etkili bir yaklaşım olur. Eleştiriyi tatlı bir dille yapmak, hem kırıcı olmanı engeller hem de partnerinin savunmaya geçmesini önler. Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır derler; bu, ilişkiler için de geçerlidir. Yapıcı eleştirilerde bulunmak, çözümün anahtarıdır.
Krizin ortasında kimin suçlu olduğuna odaklanmak yerine, çözüm bulmaya çalışmak en iyisidir. Dedektif gibi geçmişi kazımak yerine, geleceğe bakıp “Bu sorunu nasıl çözeriz?” diye düşünmek daha yapıcı bir yaklaşımdır. Sonuçta önemli olan, kimin haklı olduğundan ziyade problemin çözülmesidir. İkiniz de aynı taraftasınız; unutma! Birlikte hareket ederseniz, her sorunun üstesinden gelebilirsiniz. Krizleri çözüme dönüştürmek, ilişkinizi daha da güçlendirir.
Bazen olaylar o kadar karmaşıklaşır ki, bir adım geri çekilip nefes almak gerekir. Kafalar çok karıştığında veya tansiyon yükseldiğinde mola vermek, işleri düzene sokar. Biraz dışarı çıkıp hava almak, birlikte sessiz bir yürüyüş yapmak veya sadece birkaç dakika sessizce oturmak faydalı olabilir. Bu molalar, zihninizi ve duygularınızı tazeler, böylece daha sağlıklı bir şekilde yeniden konuşmaya başlayabilirsiniz.
Sadece konuşmak değil, dinlemek de bir sanattır! Sözünü kesmeden, ona gerçekten kulak verdiğinde aslında söylemek istediği şeyin ne kadar önemli olduğunu fark edebilirsin. Dinlemek, birçok sorunun çözümünde kilit rol oynar. Ayrıca partnerinin kendini değerli hissetmesini sağlar. Bu kulaklar sadece dekorasyon için değil!
Tartışmalar sırasında farklılıklar elbette olacak ama ortak noktalarınızı bulmak, krizi aşmanın en iyi yoludur. Unutma ki, ikiniz de aynı takımın oyuncususunuz! Ortak bir hedef belirleyerek birbirinize daha sıkı bağlanabilirsiniz. Birlikte çalışmak, her türlü fırtınayı atlatmanıza yardımcı olacaktır. Sonuç olarak birlikte daha güçlüsünüz!
Öfke anında içindeki Hulk’ı serbest bırakmak yerine, biraz sakinleşmeyi dene! Ani tepkiler, durumu daha da kötüleştirebilir ve sonradan pişman olacağın şeyler söylemene neden olabilir. Bu yüzden derin bir nefes al, sakinleş ve durumu soğukkanlılıkla değerlendirmeye çalış. Bu sayede partnerinle aranızdaki iletişim de zarar görmez. Zaten kimseye Hulk olmak yakışmıyor, değil mi?
Güven, ilişkinizin temelidir ve bu temel sağlam olduğunda hiçbir kriz sizi yıkamaz! Partnerine her şeyin üstesinden birlikte gelebileceğinizi göster ve ona güvendiğini hissettir. Aynı zamanda sen de onun sana güvendiğini bilerek rahatla. Birbirinize olan güveniniz tam olduğunda, her şey daha kolay çözümlenir. Çünkü güven, her şeyin başlangıcıdır!
Hata yapmak insana özgüdür ama bu hatayı kabul edip özür dilemek, gerçek olgunluğun göstergesidir. Yanlış yaptığında veya partnerini kırdığında, bir “özür dilerim” demek tüm gerginliği bir anda siler. Özür dilemek, karşındaki kişiye verdiğin değeri gösterir ve ilişkiye olan saygınızı pekiştirir. Kısacası, özür dilemek bazen sihirli bir dokunuş gibi her şeyi düzeltebilir.
